7 Aralık 2015 Pazartesi

Biraz Soğuk Mu?

Selaaam!!!

Aralığın ilk haftasını geride bıraktık resmen. Zaman ne kadar hızlı geçiyor, benim artık yavaş yavaş 2 kat giyinme zamanım geldi. Yünlü şeyler beni inanılmaz kaşındırsa da kışın vazgeçemiyorum kendilerinden.


Binlerce kez belirttiğim üzere gerçekten çok üşüyen bir insanım. Bunun için görüntümden ödün vermeyi de sevmiyorum açıkçası. Haftasonu için benim kombinim bu şekildeydi. Havalar iyicene soğudu ama güneşi gören Ece kendini yine sokaklardan alamadı. 

Umarım bu sene hasta olmam, zira hastalıklarım 3 ay sürüyor. :(

Öptüm.
Ece X.








Pantolon: Zara
Kazak: TopShop
Hırka: Bakırköy Pazarı
Ayakkabı: Nike Air
Kemer: Bershka
Veee
Pipe <3

3 Aralık 2015 Perşembe

Kasım Ivır Zıvırları 2015

Selaaam!!

Klasik bir kasım ayı favorileri vidyosu yerine Kasım Ivır Zıvırları isimli bir vidyo çektim. Ivır kısmında ay boyunca severek kullandıklarımı, Zıvır kısmında ise sevmediklerimi paylaştım. Umarım keyifle izlersiniz.

Öptüm
Ece X.


1 Aralık 2015 Salı

Kasım Ayı Müzik Favorileri

Helloooooo!!
Cool bi giriş yapıyım dedim olmadı. Neyse neyse. Bu ay kullaklıklar eskittiğim müzik favorilerimi aşağıda bulabilirsiniz! 

Pop müzikten git gide uzaklaşırken minimal techno'ya ve deep house' yakınlaşıyorum. Aralık ayı içerisinde aynı güne 2 tane çok sevdiğim dj'i koyan mekan yönetimlerini de kınıyorum ayrıca! 

Ayın 12'sinde Indigo'da Adriatique, Inn Park'ta ise Claptone var! Ben seçimimi yaptım, sizin tercihiniz neresi?? Etkinlik detaylarına Adriatique için BURADAN, Claptone için ŞURADAN ulaşabilirsiniz.

Ayrıca! Geçen yaz inanılmaz bir denk gelme üzerine gitme şansı bulduğum Sziget biletlerinin erken satış dönemi başladı. Ayın 3'ünde sanatçıları açıklamaya başlayacaklar! Biletlere de BURADAN ulaşabilirsiniz.

Resimde Sziget'ten gelsin o zaman!




Favorilerim aşağıdaki gibidir, Keyifli dinlemeler!!!








Bu ay koşuşturmacayla az oldu ama idare edin bari!

Öptüm.
Ece X.



29 Kasım 2015 Pazar

5 Dakikada Pratik İş Makyajım

Günaydınlar efenim, aman da aman!!!
Yarın Aralığın ilk günü, bir çok ilkin yanında ilk defa konuşa konuşa vidyo çektim! 
Umarım keyifle izlersiniz.
Öptüm. Ece X.




24 Kasım 2015 Salı

Stay Weird!

Bende üzerinde saçma sapan yazılar olan tişörtlere karşı büyük bir düşkünlük var sanırım. 
Yaz sonuna doğru aldığım "Stay Weird" tişörtümü artık beni anlattığı için mi yoksa başka bir manyaklıktan dolayı mı seviyorum bilmiyorum ama aramıza büyük bir bağ oluştuğunu düşünüyorum. 


Ve üzerimden çıkartmadığım çıkartsam bile yıkayıp yeni giydiğim kot eteğim. Canım benim, bi taneceğim. Üzerine söyleyebileceğim çok bir şey kalmadı sanırım.



Çoraplara gelirsek., önümüzdeki sezon bak buraya yazıyorum erkeklerde moda olan renkli çorap giyme kadınlarda da moda olacak. Sonra görmedik bilmiyorum demezsiniz umarım. Altına da artık hepimizin görmekten sıkıldığı beyaz Nike Air giydim. AMA ÇOK RAHAT VE GÜZELLER NAPYIM!! Gerçi etek de artık herkesde var baya klişe giyinmişim aslına bakarsanız ama çok çaktırmıyoruz! 


Havanın İzmirlilere kıyak geçtiği son günleri yaşarken ben cıbıl cıbıl dışarı çıkıp önden grip olup yatma derdindeyim sanırım. Olsun içi kürklü deri ceketimi aldım yanıma üşüyüncede çorapları yukarı çektim. Çünkü hazırlıklı olmak bunu gerektirir. 


Benim haftasonu kıyafetim lodosa rağmen uçmayan kot eteğimle böyleydi. 
Pipe ve Sizi öpüyoruz!! 
Top mu o!!!!!
Kalp!

18 Kasım 2015 Çarşamba

Sonbahar / Kış Sezonu / Haftasonu Kombinim

Herkese Merhaba,

Haftasonu için rahat ve sade bir kombin seçtim. Küçük kısa vidyoyla göstermek daha eğlenceli olur diye düşündüm. 

Detaylar için vidyoya...
Öptümmmm
Ece X.



16 Kasım 2015 Pazartesi

Rimellerin Prensesi / Princess of the Mascaras: Maybelline Lots of Lashes

Ben bu rimele aşığım arkadaşlar. Bir beauty guru ya da benzeri insan olmadığımdan öyle ballandıra ballandıra anlatamayacağım rimelciğimi. 

I'm in loveee with this mascara. I'll not write this mascara as a beauty guru or something, it is obvious I'm not one of them.



Ama söyleyebiliceğim bir iki şey tabi ki var. Öncelikle rimel akmıyor. Yani bende akma yapmadı. Çıkarmak ise çok zor değil. Ağlayınca akıyor ama bak onu deneyimledim. Ağlak bir insan olduğumdan. Ama suya dayanıklıyız diye bir iddiaları da yok zaten.

But there are 1-2 things I could say about this mascara. First of all, it is not flowing! At least not for me. It is not hard the clean too. It is flow ones you cried. I experienced that. But they don't have any claim about waterproof.



Fırçasının ucu koni şeklinde ve plastik. Normal fırça uçlarına göre daha değişik bir şekli var. Bu şekli sayesinde kirpiklerime daha çok hacim verdiğine inanıyorum.

The brush has a different shape, it looks like a cone. I believe that shape gives my eyelashes more volume.




Şuanda kullandığım rengi: Brownish Black yani siyaha çalan kahve rengi. Aslında Blackest Black yani Simsiyah olan rengi benim favorim.



VEEE tabi ki biricik ülkemde satışı yok bu ürünün ama Amerika yada Avrupaya giden birine mutlaka aldırın 4$'lık bir ürün için çok ama çok güzel bir rimel.


Currently I'm using the Brownish Black color. But Blackest Black is my favorite.

ANDDD of course you can not find this mascara in my lovely country. Ask for this mascara if any one goes to America or Europe. It is a hell of a mascara for 4$.

Duruşu ise şu şekilde:

How it is looks:



Kisses.
Hadi öptüm hepinizi.
Ece.

3 Kasım 2015 Salı

1 Gömlek 5 Stil

Merhabaaaağğ!!

Seçimdi tatildi derken biraz aksattığımın farkındayım, ve kış aylarını doğum günüm aralık ayında olsa bile sevmediğim için böyle bir uyuşukluk var içimde, kalksam kalkamıyorum yazsam yazamıyorum. Neyse ki bazı güzel şeyler olmuyor değil. 

Neyse yine bir stil yazısıyla karşınızdayım efendim. Bugün bayıla bayıla aldığım kırmızı ekoseli ya da oduncu gömleği diye tabir edebileceğimiz gömleğimle size 5 farklı kombin önerisi hazırladım. Fotoğraf makinemin telefona bağlama adaptörü hala gelmediği için telefonla gece karanlığında anca bu kadar oldu, Affınıza sığınıyorum efenim.


1) Günlük 



Siyah crop-top: H&M
Pantolon: Mango
Çanta: Nine West
Bot: H&M
Gömlek: Pull&Bear

2) Alışveriş Günü



Kazak: H&M
Pantolon: Bershka
Çanta: Stradivarius
Gömlek: Pull&Bear
Ayakkabı: Converse

3) Boyfriend Jeans 



Pantolon: Zara
Deri Ceket: Zara
Çanta: Zara
Ayakkabı: Nike
Şapka: H&M
Çanta: Forever 21

4) Akşam Yemeği



Elbise: Pull&Bear
Bot: Zara
Gömlek:Pull&Bear
Çanta: Armani Exchage

5) Soft Rock Chic



Tişört: Happy Friday
Etek: Zara
Çanta: Tommy Hilfiger
Bot: Dr. Martens


29 Ekim 2015 Perşembe

Kış Sezonu: "Benim olması gerekenler" 2

Herkese yeniden MERHABAA

Bakınız saniyesinde samimiyetsiz bir youtuber'a dönüşebiliyorum.

Bu kış dolabımda yer olmamasına rağmen, içerisinde bulunduğum derin boşluk ve depresyon hissini doldurmak için kendimi alışverişe verdiğim doğrudur. Yünlü yünlü kazaklarımı pijamanın üstüne giyip evde oturmayı hiç bir şeye değişmeyecek olsamda, aldığım şeylerin dolabımda olduğunu bilmek bir nevi meditasyon benim için.



Zara

Gel gelelim bu kış popomuza ne giyiceğimize, analarımızdan bize yadigar yüksek belli pantolonlar hiç bir yere gitmiyorlar, gitmesinler de zaten, ne güzel belimizi kapatıyorlar sıcacık sıcacık. Şuanda 25-30 yaş arasındaki gençlerin hepsinin belinde simit varsa hep o düşük beller yüzünden var. Canım yüksek beller. Kalp. Ama gel gör ki bu sene bir de bol paça pantolonlar moda, ispanyol paçamsı ama tam da ispanyol değil. Benim gibi güdük bacakları birine öyle ol bir şey giydirirsen zaten yürüyen duba gibi dolaşırım. O yüzden bol paçaya kalp yok. Bana yakışır diyorsanız alın giyin. Benden uzak olsun.




Stradivarius

Evet ismi google'da aratarak yazdım. Günümüzde bunu zaten bakmadan yazan varsa bravo, allahtan markanın logosunu değiştirdiler yavrum annem sol anahtarlı yer diyordu hep buraya.
Neyse neyse, size biraz bebeklerimden bahsetmek isterim. Benim gibi çok afedersiniz poponuz biraz büyükse, belde hafif kalınsa (ölseymişim ben, odundan yontmuşlar beni zaten) bu etekler size göre. Tabi abartmamak lazım o ayrı. Yani,aa nasıl olsa saklıyormuş bu popişi bizde 3 beden küçük giyelim diyip görüntü kirliliği yapmaya gerek yok. Benim bu eteklerden kot olanla hali hazırda bir kombinim var ona ŞURADAN ulaşabilirsiniz, ama süet olanlarda aklım kalmadı dersem çekin vurun beni. Ay başı olmadı mı hala ya!!!



Bershka / Pull and Bear

Son olarak Midi elbise ve eteklerden bahsetmek istiyorum. Üzerine gömlek giyip göbüşümü kapattığım midi elbise kombinimi ŞURADAN okuyabilirsiniz. Ama onun dışında gömlek midi elbiseler, efendime söyleyeyim kot midi etekler her ne kadar maki bitki örtüsünü andırsam da bu sezon benim dolabımda yerini aldılar. Dar olanlarını biraz daha sevsem de günlük hayatta bol olanlarını rahat bir tarz için tercih edebilirsiniz. Gerçi isterseniz evde pijama yapın bana neyse.



Zara / Bershka 

YAAA siz gençliğimizin tek askısıyla inanılmaz havalı sandığımız salopetleri unutur muyum sandınız. Günlük hayatta feşın blogır olmadığımda salopet/bahçivan tarzındaki kıyafetleri giyip ordan oraya gezmeye çıkmadığım için dolabımda olamayan ama aklımda kalan bir parça oldu kendileri. Elbise gibi olanları giyince bir anda annemin ilk okul resmi, tulum şeklinde olanlarda ise John Lennon'u andırdığım için, (BKNZ) manken ya da sıfır beden kızlarımızın üzerinde gördükçe salyalarımı akıtacağım şimdilik.



Bershka

Buda size bonus olsun, Bakırköy pazarında ve ya Emin Önünden böyle yamalar alıp kendi zevkinize göre pantolonlarınıza yapıştırabilirsiniz. Gerçekten bu sefer son söyleyeceğim, burda resimini koyduklarımın bir çoğu Taksim pasajlarında ya da sosyete pazarlarında mevcut, dünyalar kadar para dökmeyin, sadece stil önerisi olsun diye bunları koydum, gidin kesin buralardan alın diye değil yani.

OFFF! Yine çok uzun oldu bu. Neyse,
Öptüm.
Ece X.

27 Ekim 2015 Salı

Ekim Ayı Müzik Favorileri


Merhabaaaa,

Bu ay sık sık dinlediğim, sıkılana kadar baştan açıp 1 ay boyunca bıkmadığım şarkıları sizinle paylaşmak istedim. Müzik insanın en büyük ihtiyaçlarından biri bence. Her ay sizinle en sevdiğim ve o ay içerisinde aklımda yer etmiş şarkıları paylaşıcam.
Müzik konusu benim için baya bir evrensel, listemde pop, house, techno, acıklı ağlama şarkıları, göbek atıp oynamalık şarkılar, evde temizlik yaparken dinlemelikler gibi bir çok farklı tür var. Son zamanlarda elektronik müziğe (nedense!) çok fazla sardım sanırım listenin büyük çoğunluğu ordan geliyor. 
Neyse liste aşağıda;
Öptüm. Ece X.






Enerjisi Hiç Bitmeyen Şehir: Barselona

Herkese merhaba,

Gezi yazılarıma bu yazıyla başlamış bulunuyorum, daha önce farklı bi sitede bu yazıyı yazmıştım. Ama gerek işin ciddiyetinden gerekse sitenin yapısından dolayı ciddiyetimden ödün vermemiştim. Şimdi ise o yazıdan kopya çekerek (1.5 sene olmuş nasıl hatırlayayım o kadarını) sizinle kısa Barselona gezimi paylaşacağım.



Erkeklerin futbol konuşmalarına sıkça konu olan Barselona’yı bir de kadın gözüyle görelim dedik. Gecesi gündüzü neredeyse İstanbul gibi olan ama İstanbul’un kasvetini ve kalabalıklığını atmış birazda İzmir’e özenip sahil şeridinde kıyıya uzanmış bir şehir Barselona.




Barselona, Roma, Paris gibi şehirlerde metro hatları inanılmaz geniş olduğu için otellerimizi metrolara yakın seçtik. Bu bütün şehri 2 gece 3 gün gibi kısa bir sürede rahat rahat gezme olanağı sağladı. Barselona’daki hediyelik eşya alışverişlerinizi metroların içinde bulunan yerlerden yapmanızı tavsiye ederim zira oradaki fiyatlar daha uygun.





Barselona denilince akla ilk gelen şey tabi ki Sagrada Familla. Otelimiz buraya çok yakın olduğu için yürüyerek gitmeyi tercih ettik. Etrafındaki inşaat görüntüsünün sebebini bilmeyenler için belirtecek olursam İspanyollar bu katedral bittiğinde kıyametin kopacağına inanıyorlar. Bu yüzden katedrali inanılmaz yavaş yapıyorlar. Heykellerin yüzleri bile tam olarak oyulmamış. İçerisi aynı şekilde daha tam olarak bitmemiş. İçerisini kelimelere dökemeyeceğim sanırım. İyisi mi resimlere bakın.



Barselona’da görülmesi gereken bir başka yer ise Park Güell. Park Güell’e gitmek Barselona’nın herhangi bir yerine ulaşmaktan daha zor. Ama sizin için kısa kısa notlar aldım gidişle ilgili. İlk olarak nerede olursanız olun metronun yeşil, gri, mor ve sarı hatlarının kesiştiği Passeig de Gracia metro istasyonuna gidin. Orada indikten sonra 24 numaralı otobüse binip 15-20 dakikalık bir mesafeden sonra Park Güell’in önünde ineceksiniz. Direk metro hattıyla gittiğinizde 15 dakikadan uzun bir yürüme mesafesi oluyor hemde yokuş yukarı.
Park Güell’e gelecek olursak. 8 euro gibi bir bilet ücreti var. Ama göreceğiniz güzellik karşısında bu miktar az bile. 1914’te yapılan bu park içerisindeki karamele benzeyen evlerin hikayesi aslında çok da dramatik ve önemli değil. Mimari olarak güzelliği yine kelimelere sığamayacak türden.


Park Güell’in üst tarafından bütün Barselona’yı görebilirsiniz. Resim çekmek için ya da biraz dinlemek için daha eşsiz bir manzara olamaz. Şehir merkezine dönmek için ise yine geldiğiniz otobüse binip Catalunya durağında inmeniz yeterli.




Şehir merkezi ise ayrı bir dünya. Ama İstanbul’dan gidiyorsanız eğer çok da yadırgayacağınızı düşünmüyorum. Sadece biraz daha lüks mağazalarla ve tabi ki daha çok yeşillikle İstiklal Caddesini hatırlatan bir görüntüye sahip. Bütün yolu sahile kadar yürümenizi tavsiye ederim. Alışveriş için cennet olan bu yolda bizim İstiklal’in aksine pahalı markalarda yer alıyor. Chanel, Dior’un yanı sıra UrbanOutfitters, Forever 21 gibi Türkiye’de bulunmayan ve fiyatları pahalı olmayan markalarda bulunuyor.



İspanya’ya kadar gidip Zara(İnditex) ve Mango’ya uğramadan dönmeyin derim. Fiyatları Türkiye’dekiyle aynı olsa da çok daha fazla ürün çeşidini Barselona’da bulabilirsiniz.
Sahile geldiğinizi uzaktan göreceğiniz Christoph Colomb heykeliyle anlayabilirsiniz. Köprülerden geçerken yerde magnet satanlardan alıp alabileceğiniz en ucuz magetleri almayı unutmayın. Tanesini 1 euro’ya satıyorlar diğer yerlerde en ucuz 3.5 euroya görmüştüm.


Sahildeki alışveriş merkezinin içerisinde bulunan kozmetik mağazası Primor ise Türkiye’de olmayan bir çok uygun fiyatlı kometik markasını bünyesinde bulunduruyor. Alışveriş merkezinin içerisinde bir de Flormar var, fiyatları görünce gerçekten çok şaşırdım neredeyse Türkiye’de satıldığının 3 katı fazla fiyata satılıyordu.


Ve tabi ki Barselona’da yenmesi gereken yemeklerin başında paella geliyor. İsmini içerisinde pişirildiği iki saplı küçük tavadan alan bu yemek pirinç ve safranın içerisine malzeme eklenerek yapılıyor. En çok tercih edileni deniz mahsulleri olanı. Ama sizin damak tadınıza ne uyuyorsa onunla birlikte yiyebilirsiniz. Benim önerim daha az turistik olan yerlerde yemeniz. Hem tadı daha güzel oluyor hem de turistik yerlerde 15 euro vermek yerine 5-6 euroya karnınızı güzelce doyurmuş olursunuz.


Hiç bir zaman enerjisi yaşama temposu düşmüyor Barselona’da. Eğer siz de İstanbul gibi olsun ama biraz daha neşeli olsun diyorsanız bir sonraki tatil rotanızı Barselona’ya çevirin.


Ben baya baya KADINIM MUTLUYUM'daki yazımı buraya kopyaladım. Umarım biricik eski editörüm şimdi çok sevdiğim büyüğüm Betül bana kızmaz. <3
Öptüm. Ece X.

26 Ekim 2015 Pazartesi

Kış Sezonu: "Benim olması gerekenler" 1

Merhabaaaaaa,

Hafta sonu bir tanecik parter in crime yani suç ortağımla birlikte İstanbul'u Anadolu, Avrupa yakası ayırmaksızın gezdik! Ay sonu gelirken/gelmişken bütün paramı harcayıp rahat etmek istedim. Sonuçta para biriktirmek filan çok ayıp şeyler!
Bütün paramı kazaklara yatırdım, evde 20 milyon tane pantolonum varken oraya çok yatırım yapmadım allahtan. 
Canım Ecoş'uma buradan selam çakar ve "aklımda kalacağına dolabımda dursun"lar, "neden almadım ki ben bunu"ları aşağıda sıralıyorum. 






H&M
Bu sezon uzun kazak almayanı dövüyorlarmış. Altına açık renk kotla koyu renk uzun kazaklardan giy çık, hem rahat hemde güzel! 
Bir de boğazlı kazak, basic bir tane olsa yeterli, üstüne buz gibi havalarda bir de yünlü yünlü hırka giydik mi oh!! Ay yaşasın bu kış oramızı buramızı açmadan şık olabileceğiz, geçen sene crop top kazak giyeceğim diye bütün kış hasta geçirdim!



TopShop
Aldım aldım ben bunu aldım. Milyonlarca olan siyah kazaklarıma bir tane daha eklemek yerine gri aldım ben. Aslında tam bu gözüken de değil biraz daha küçük bir kesik var. İlla bi yerimizi açıcaksak bari omuzumuz olsun dedim ve bu bebekle eve döndüm. Canım kazağım <3



Bershka
oh oh birazda şuralarıma alıyım!
Üzerinde beni anlatan yazılar olan tişörtleri/sweatshirt çok seviyorum. Bu sezon böyle sweatshirt'lerin içine bol bol kareli gömlek giyip eski punk günlerimi anacağım.



Pull and Bear
Soldaki kombin toplam olarak çok hoşuma gitti açıkçası. Sağdaki ise deneme kabininde binlerce şey denedikten sonra karar verdiğim ve aldıklarım. Gömlek inanılmaz tatlı duruyor.
 Ve çok özür dilerim ama bu elbiseleri sadece sıfır bedenler için üretmiş olmalılar, tek başına giydiğimde patatese benziyorum. Gömlek güzel bir kapatma yöntemi oldu göbüşüm için. 

Neyse ben bunun part ikisini yakın zamanda yazmalıyım bence çünkü bitmiyor! Daha kısa kollu ve ya kolsuz kazaklar ve hırkalar üzerine konuşmadık bile.


Öptüm.
Your one and only 
Ece X.




21 Ekim 2015 Çarşamba

Son Maviler

Malumunuz son yazdan kalma günleri yaşadık bitti. Bugün İstanbul soğuk ve yağmurlu bir havaya uyandı. İçimden bağıra bağıra gitme yaz diye ağlasam da kış kapıda. Son şansımı değerlendirmek için yazlık kıyafetlerimle bir veda buluşması gerçekleştirdim. Vintage şeyleri annemin dolabından aşırmaya bayılıyorum! Bu eteği ondan almıştım. Neyse detaylar aşağıda.

Öptüm.
Ece X
   


Detaylar:



Etek/Skirt: Vintage (Annişko)
Mavi/Blue Crop Top: H&M
Ayakkabı/Shoes: Nike Air Force
Çanta/Bag: Stradivarius 
Gözlük/Glasses: TopShop
Telefon Kabı/Phone Case: Bershka